Türkçe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Türkçe etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
11 Nisan 2015 Cumartesi
Russian Red - Fuerteventura
Acoustic:
Tüm Paylaşımları Twitter'dan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
You're always such a fool
And in your eyes so blue
I see the life I never had before
Her zaman böyle bir aptalsın
Ve gözlerin mavi
Yaşamı gördüm, hiç böyle olmamıştı
Do you remember when
We used to live things separate
We hadn't met or thought
That could be possible
Hatırladığın zaman
Ayrı şeyler yaşadığımızı
Tanıştığımızda ümidimiz yoktu
Bu mümkün olabilirdi
I'm glad you had your life
So good to listen to your past
All of those things brought you
With me and now we're two
Hayatında olmaktan hoşnuttum
Geçmişini dinlemek çok iyi
Bu düşünceler seni bana getirdi
Benimle ve şimdi, biz ikimiz
You're always such a fool
And in your eyes so blue
I see the life I never had before
You always talk so smooth
And in your voice, so true
I hear the dream
I never had before
Her zaman böyle bir aptalsın
Ve gözlerin mavi
Yaşamı gördüm, hiç böyle olmamıştı
Sen her zaman sakin konuş
Senin sesindeki, doğruluk
Onu duydum rüyalarımda
Hiç böyle çarpılmamıştım
But if I try to think
Of something better than this
Heaven comes down
And reminds the luck we live
Ama eğer tekrardan düşünürsem
Bir şeylerden daha iyi bu
Cennet aşşağı geliyor
ve yaşadımız şanslı hayatı hatırlatıyor
You're always such a fool
And in your eyes so blue
I see the life I never had before
You always talk so smooth
And in your voice, so true
I hear the dream
I never had before
Her zaman böyle bir aptalsın
Ve gözlerin mavi
Yaşamı gördüm, hiç böyle olmamıştı
Sen her zaman sakin konuş
Senin sesindeki, doğruluk
Onu duydum ruyalarımda
Hiç böyle çarpılmamıştım
Mehmet Akbaş & Hanî - Berde
Tüm Paylaşımları Twitter'dan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
Hey berde berde berde
Lo lawo destê min berde
Hey berde berde berde
Sêwiyo destê min berde
Hey bırak bırak bırak
Hey oğlan elimi bırak
Hey bırak bırak bırak
Hey yetim elimi bırak
Avê golan cemidîn
way avê golan cemidîn
Qe nehatî serêdî
Lo êtîmo destê min berde
Göllerin suyu dondu
Vay göllerin suyu dondu
Hiç ziyaretime gelmedin
Hey yetim elimi bırak
Wey Eynik danî xemilî
Ev ne desta du dilî
Lê ev ne eşka du dilî
Aynayı tuttu süslendi
Vay aynayı tuttu süslendi
Bu iki gönlün elinde değildir
Bu iki gönlün aşkı değildir
Lo lawo destê min berde
Hey berde berde berde
Sêwiyo destê min berde
Hey bırak bırak bırak
Hey oğlan elimi bırak
Hey bırak bırak bırak
Hey yetim elimi bırak
Keçikê destê min berde
Hey berde berde berde
Lê dînê destê min berde
Hey bırak bırak bırak
Hey kız elimi bırak
Hey bırak bırak bırak
Hey deli kız elimi bırak
De em herin gula biçinin
Gundî cîran tev dibînin
Lawiko destê min berde
Gidip güller derelim
Hadi gidip güller derelim
Köylüler komşular bizi görür
Hey oğlan elimi bırak
Lo lawo destê min berde
Hey berde berde berde
Sêwiyo destê min berde
Hey bırak bırak bırak
Hey oğlan elimi bırak
Hey bırak bırak bırak
Hey yetim elimi bırak
9 Nisan 2015 Perşembe
Roger Hodgson - The Logical Song
Live/Canlı:
Tüm Paylaşımları Twitter'dan Takip Et
Lyrics:
When I was young, it seemed that life was so wonderful,
A miracle, oh it was beautiful, magical.
And all the birds in the trees, well they'd be singing so happily,
Joyfully, playfully watching me.
But then they sent me away to teach me how to be sensible,
Logical, responsible, practical.
And they showed me a world where I could be so dependable,
Clinical, intellectual, cynical.
There are times when all the world's asleep,
The questions run too deep
For such a simple man.
Won't you please, please tell me what we've learned
I know it sounds absurd
But please tell me who I am.
Now watch what you say or they'll be calling you a radical,
Liberal, fanatical, criminal.
Won't you sign up your name, we'd like to feel you're
Acceptable, respectable, presentable, a vegetable!
At night, when all the world's asleep,
The questions run so deep
For such a simple man.
Won't you please, please tell me what we've learned
I know it sounds absurd
But please tell me who I am.
12 Mart 2015 Perşembe
17 Ağustos 2014 Pazar
Gotye - Coming Back
Live/Canlı:
Tüm Paylaşımları Twitter'dan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
You've been gone much longer
sen gideli uzun zaman olmuştu
Than you ever said you had the plan to
sonra sen hep yapacağın planların olduğunu söylemiştin
I'm just gonna wait 'till you come home
ben sadece senin eve gelişini bekleyecektim
Though I count the days,
buna rağmen günleri saydım
they're grey without you
sensiz onlar griydiler
The weather's much better
hava biraz daha iyi
when I think about you
seni düşündüğüm zaman
I'm just gonna wait till you come home
ben sadece senin eve gelişini bekleyecektim
Empty glasses, burnt out matches
boş bardaklar yanmış kibritler
Curtains drawn on near-full blackness
perdeler karanlıkla doluluğun yanına çekilmişti
I'm sleeping through the day
gün boyunca uyuyordum
You're coming home
sen eve geliyorsun
To reclaim this heart you owned
sahip olduğun bu kalbi geri kazanmak için
Lover
sevgili
Leave me
bırak beni
Make me burn
tutuştur beni
You're coming back!
sen eve geliyorsun
You're coming back!
eve geliyorsun
I'll wait patiently
sabırla bekleyeceğim
For your return
dönüşün için
You're coming back!
eve geliyorsun
You're coming back!
eve geliyorsun
I'm clutching at straws
olmayacak duaya amin diyorum
I'm climbing up the walls
duvarlara tırmanıyorum
But every time I fall
ama her geri düşüşümde
Back into my hole
çukuruma
I'm feeling like a wretch
bir zavallı gibi hissediyorum
I'm looking for a catch
bir fırsat bekliyorum
But you're an itch that I can't scratch
ama sen söküp atamadığım bir arzusun
I know you're coming back
biliyorum geri geliyorsun
You've been gone so long you're fading
gideli uzun zaman olmuştu soluyordun
And it takes all the time I
ve bu bütün zamanı alıyordu
can find just retaining
ben sadece alıkoyanı buluyorum
Thoughts of things we did
yaptığımız şeylerin düşüncesi
while you were here
sen buradayken
But I know you will return my dear
ama biliyorum sen döneceksin sevgilim
Francoise Hardy - Le Temps De L'amour
Tüm Paylaşımları Twitter'dan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
C'est le temps de l'amour,
Şimdi aşkın zamanı
le temps des copains et de l'aventure.
Arkadaşların ve maceranın zamanı
Quand le temps va et vient,
Zaman gelip geçince
on ne pense a rien malgre ses blessures.
Yaralarına rağmen hiçbir şeyi düşünmeyiz
Car le temps de l'amour
Çünkü aşkın zamanı
c'est long et c'est court,
Uzundur ve kısadır
ca dure toujours, on s'en souvient.
Hep devam eder,onu hatırlarız
On se dit qu' a vingt ans on est le roi du monde,
20 yaşındayken dünyanın kralı olduğumuzu,
et qu' éternellement il y aura dans nos yeux
Ve sonsuza kadar tüm mavi gökyüzünün gözlerimizde
tout le ciel bleu.
Olacağını söyleriz kendimize
C'est le temps de l'amour,
Şimdi aşkın zamanı
le temps des copains et de l'aventure.
Arkadaşların ve maceranın zamanı
Quand le temps va et vient,
Zaman gelip geçince
on ne pense a rien malgre ses blessures.
Yaralarına rağmen hiçbir şeyi düşünmeyiz
Car le temps de l'amour
Çünkü aşkın zamanı
ca vous met au coeur
Kalbinize çok miktarda
beaucoup de chaleur et de bonheur.
Sıcaklık ve mutluluk koyar
Un beau jour c'est l'amour et le coeur bat plus vite,
Birgün kalp daha hızlı çarpar,işte bu aşktır
car la vie suit son cours
Çünkü hayat kendi akışını izler
et l'on est tout heureux d'etre amoureux.
Ve aşık olduğumuz için hepimiz mutlu oluruz
C'est le temps de l'amour,
Şimdi aşkın zamanı
le temps des copains et de l'aventure.
Arkadaşların ve maceranın zamanı
Quand le temps va et vient,
Zaman gelip geçince
on ne pense a rien malgre ses blessures.
Yaralarına rağmen hiçbir şeyi düşünmeyiz
Car le temps de l'amour
Çünkü aşkın zamanı
c'est long et c'est court,
Uzundur ve kısadır
ca dure toujours, on s'en souvient.
Hep devam eder,onu hatırlarız
3 Ağustos 2014 Pazar
Joe Cocker - Unchain My Heart
Live/Canlı:
Tüm Paylaşımları Twitter'dan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
Unchain my heart, baby let me be
Unchain my heart 'cause you don't care about me
You've got me sewed up like a pillow case
But you let my love go to waste so
Unchain my heart, oh please, please set me free
Kalbimin zincirlerini çöz, bebek izin ver
Kalbimin zincirlerini çöz, çünkü beni önemsemiyorsun
Beni bir yastık kılıfı gibi diktin
Ama aşkımın heba olmasına izin veriyorsun
Kalbimin zincirlerini çöz, oh lütfen, beni serbest bırak
Unchain my heart, baby let me go
Unchain my heart, 'cause you don't love me no more
Every time I call you on the phone
Some fella tells me that you're not at home so
Unchain my heart, oh please, please set me free
Kalbimin zincirlerini çöz, bebek bırak gideyim
Kalbimin zincirlerini çöz, çünkü artık beni sevmiyorsun
Seni her telefonla aradığımda
bir adam evde olmadığını söylüyor
Kalbimin zincirlerini çöz, oh lütfen, beni serbest bırak
I'm under your spell like a man in a trance
But I know darn well, that I don't stand a chance so
Unchain my heart, let me go my way
Unchain my heart, you worry me night and day
Why lead me through a life of misery
When you don't care a bag of beans for me
So unchain my heart, oh please, please set me free
Transa geçmiş bir adam gibi senin büyünün etkisi altındayım
Çok iyi biliyorum ki hiç şansım yok
Kalbimin zincirlerini çöz, bırak kendi yoluma gideyim
Kalbimin zincirlerini çöz, gece gündüz beni endişelendiriyorsun
Neden beni üzüntülü bir yaşama sürüklüyorsun
Beni bir torba fasulye kadar önemsemezken
O halde Kalbimin zincirlerini çöz,oh lütfen, beni serbest bırak
I'm under your spell like a man in a trance
But I know darn well, that I don't stand a chance so
Unchain my heart, let me go my way
Unchain my heart, you worry me night and day
Why lead me through a life of misery
When you don't care a bag of beans for me
So unchain my heart, please, please set me free
(please set me free)
Oh won't you set me free
(please set me free)
set me free
(please set me free)
set me free little darlin
(please set me free)
Oh won't you set me free
Transa geçmiş bir adam gibi senin büyünün etkisi altındayım
Çok iyi biliyorum ki hiç şansım yok
Kalbimin zincirlerini çöz, bırak kendi yoluma gideyim
Kalbimin zincirlerini çöz, gece gündüz beni endişelendiriyorsun
Neden beni üzüntülü bir yaşama sürüklüyorsun
Beni bir torba fasulye kadar önemsemezken
O halde Kalbimin zincirlerini çöz,oh lütfen, beni serbest bırak
(Lütfen beni serbest bırak)
Oh beni serbest bırakmayacak mısın
(Lütfen beni serbest bırak)
Beni serbest bırak
(Lütfen beni serbest bırak)
Serbest bırak beni küçük sevgili
(Lütfen beni serbest bırak)
Oh beni serbest bırakmayacak mısın
2 Ağustos 2014 Cumartesi
Jose Feliciano - The Gyspy
Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
I'm just a gypsy who gets paid
Ben sadece payını alan bir çingeneyim
For all the songs that I have played
Oynadığım tüm şarkılar için,
And all the records that I have made
Ve yaptığım tüm kayıtlar için.
I'm part of a caravan
Ben karavanın bir parçasıyım.
I have travelled on the land
Karada seyahat ediyorum.
Making music for my fellow man
Yoldaş adamım için müzik yapıyorum.
And every song I played or wrote
Ve oynadığım ya da yazdığım her şarkı
With a sad or happy note
Bir hüzün ya da mutluluk notasıyla beraber...
Some are made to make you laugh
Kimisi seni güldürürdü.
Some are made to make you cry
Kimisi seni ağlatırdı.
I don't know the reason why
Neden böyle olduğunu bilmiyorum.
But I'll continue to travel
Ama seyahat etmeye devam edeceğim.
Though my guitar's old and tiring fast
Gitarımın eski olmasına ve hızla yorulmama rağmen.
She just listens to me
O sadece beni dinler.
Her music means more to me than any other woman I have known
Onun müziği benim için bildiğim diğer kadınlardan daha fazla şey ifade eder.[x2]
And I'll continue to travel
Ve seyahat etmeye devam edeceğim.
Though my guitar's old and tiring fast
Gitarımın eski olmasına ve hızlıca yorulmama rağmen.
She just listens to me
O sadece beni dinler.
Her music means more to me than any other woman I have known
Onun müziği benim için bildiğim diğer kadınlardan daha fazla şey ifade eder.[x2]
Twitter'dan Takip Et
Facebook'tan Takip Et
Anasayfaya Dön/Homepage
Tango With Lions - In A Bar
Live/Canlı:
Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
I wanna meet a friend
bi arkadaşla tanışmak istiyorum
In a bar tonight
bu gece barda
The evening is long
akşam uzun
So long I hardly move
öyle uzun ki zorla hareket ediyorum
A can in my hand
elimde bir kutu
A picture in my mind
aklımda bir resim
A voice I need to hear,
duymam gereken bir ses
A laugh I need to show
görmem gereken bir gülüş var.
We're lonely, babe
yine yalnızız bebeğim
In a boat, again
bir teknede
I need to see a friend tonight
bu gece bi arkadaşımı görmeliyim
Or see the people in a bar
ya da bardaki insanları
I wish they could not see me at all
keşke onlar beni göremeseydi
How I wish I could describe their pain
keşke onların acısını tanımlayabilsem
Or my pain
ya da kendi acımı
The mystic light, the choir of smoke
mistik ışık,dumandan bir koro
The smell of wood, the pose, the joke
ahşap kokusu,bir poz, şaka.
The dirty little world inside
bu küçük kirli dünyanın içinde
That needs to come out
açığa çıkması gerek
Needs to come out
açığa çıkmalı
I wanna meet a friend
bir arkadaşla tanışmak istiyorum
In a bar tonight
bu gece barda
The evening is long
akşam uzun
If only I had that strength to see those people,
keşke insanları görmek için biraz gücüm olsaydı
All so lonely as me
hepsi benim kadar yalnız.
All so lonely,
herkes çok yalnız
All so lonely as me
herkes benim kadar yalnız.
Twitter'dan Takip Et
Facebook'tan Takip Et
Anasayfaya Dön/Homepage
23 Temmuz 2014 Çarşamba
Melanie Pain - La Cigarette
Live/Canlı:
Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
Donne-moi une cigarette
Je la garderai près de moi
Je la fumerai peut-être
Bien avant que tu ne le croies
Je garderai cette cigarette
Pour occuper mes dix doigts
Je la fumerai peut-être
Quand j'aurais trop le mal de toi
Bana bir sigara ver
Onu yanımdan ayırmayacağım
Belki onu içerim
İnanamayacağın kadar hızlı içerim
On parmağımı da kullanacak şekilde içerim
Belki onu içerim
Seni özlemek acı verdiği zaman içerim
Ne fais donc pas cette tête
C'est toi qui me laisse là
Toi qui veux que l'on arrête
Toi qui ce soir tourne le pas
O suratı takınma
Beni burada bırakan sensin
Bizi bitirmek isteyen sensin
Bu gece bize sırtını dönen sensin
Je préférerais c'est bête
Attendre des semaines, des mois
Et l'allumer sur la défaite
Qu'une autre un jour t'infligera
On pourra alors peut être
Sur nos deux cœurs de granit froid
Y gratter une allumette
Et la partager comme autrefois
Quand nos corps étaient à la fête
Qu'ils n'avaient pas peur du combat
Donne-moi cette cigarette
Comme un dernier cadeau de toi
Aptalca ama beklemeyi tercih ederdim
Haftalarca, aylarca beklemeyi
Ve yenilgiyi kabullenmeyi beklemeyi
Ertesi günün sana acı vereceğini beklemeyi tercih ederdim
Soğuk betondan yapılmış şu kalplerimizde
Bir yürüyüş,isyan başlıyor
Ve onu eskisi gibi paylaşmak
Bedenlerimiz mutluyken
Savaştan hiç korkmazlardı
Şu sigarayı bana ver
Sanki senden son bir hediyeymiş gibi
Ne fais donc pas cette tête
C'est toi qui me laisse là
Toi qui veux que l'on arrête
Toi qui ce soir tourne le pas
O suratı takınma
Beni burada bırakan sensin
Bizi bitirmek isteyen sensin
Bu gece bize sırtını dönen sensin
19 Temmuz 2014 Cumartesi
Blonde Redhead - The Dress
Live/Canlı:
Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
Tears you see on my face, you do have something to do with
- Yüzümde gördüğün yaşlar, onlarla senin başlantın var
Fear starts creeping up when you have so much to lose
- İnsanın kaybedecek bu kadar çok şeyi olunca korku sokulmaya başlar
Your love waits you while you're cheating
- Aşkın bekler seni sen ihanet ederken
Lightning strikes you when you're moving
- Yıldırım çarpar seni kıpırdadığında
The light you see in my eyes, you do have something to do with
- Gözlerimde gördüğün ışık, onunla bir ilişkin var
Play the game namely love, play it like you have nothing to lose
- Oyna aşk denen oyunu, sanki kaybedecek hiç bir şeyin yokmuş gibi oyna
Horse loves you when you move with him
- At sever seni sen onunla birlikte ilerlerken
People hate you when you're changing
- İnsanlar senden nefret eder sen değişirken
Don't let the dress trick you
- Kıyafetin seni aldatmasına izin verme
I love you less now that I know you
- Seni daha az tanıyorum şimdi tanıdığımdan dolayı
I won't count the scars again
- Yaraların izlerini tekrar saymayacağım
I love you less now that I know you
- Seni tanıdığımdan dolayı şimdi daha az seviyorum seni
The glow you see on my face, you do have something to do with
- Yüzümde gördügün parıldama, onunla bir bağlantın var
Fear starts creeping up when you have so much to lose
- Korku yayılmaya başlar bu kadar çok kaybedecek çok şeyin varsa
Your love wait you while you're cheating
- Sen aldatırken aşkın bekler seni
Lighting strikes you when you're moving
- Sen hareket ettiğinde şimşek çarpar
Don't let me wonder away
- Durmadan şaşırmama izin verme
I love you less now that I know you
- Şimdi seni tanıdığımdan dolayı seni daha az seviyorum seni
Don't let the dress trick you
- Kılığının seni kandırmasına izin verme
I love you less now that I know you
- Daha az seviyorum seni Şimdi tanıdığımdan dolay
I won't count the scars again
- Yaraların izlerini önemsemeyeceğim bir daha
Because I love you
- Çünkü seni seviyorum
Twitter'dan Takip Et
Facebook'tan Takip Et
Anasayfaya Dön/Homepage
Joe Dassin - Salut
Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et
Lyrics ve Türkçe Çeviri:
Salut, c'est encore moi!
Selam, işte yine ben
Salut, comment tu vas?
Selam, nasılsın
Le temps m'a paru tres long
Zaman çok uzun göründü bana
Loin de la maison j'ai pense a toi.
Evden uzakta seni düşündüm
J'ai un peu trop navigue
Biraz fazlaca dolaştım
Et je me sens fatigue
Ve yorgunum
Fais-moi un bon cafe
Güzel bir kahve yap bana
J'ai une histoire a te raconter.
Bir hikayem var sana anlatacak
Il etait une fois quelqu'un
Bir zamanlar biri vardı
Quelqu'un que tu connais bien
Senin iyi tanıdığın biri
Il est parti tres loin
Çok uzaklara gitmişti o
Il c'est perdu, il est revenu.
Kaybolmuştu şimdi geri döndü
Salut, c'est encore moi!
Selam, işte yine ben
Salut, comment tu vas?
Selam, nasılsın
Le temps m'a paru tres long
Zaman çok uzun göründü bana
Loin de la maison j'ai pense a toi.
Evden uzakta seni düşündüm
Tu sais, j'ai beaucoup change
Biliyorsun çok değiştim
Je m'etais fait des idees
Fikirlere kapıldım
Sur toi, sur moi, sur nous,
Senin hakkında
Des idees folles, mais j'etais fou.
Aptalca fikirlerdi bunlar ama ben aptaldım zaten
Tu n'as plus rien a me dire
Bana söyleyecek birşeyin yok mu
Je ne suis qu'un souvenir
Artık sadece bir hatıra mıyım
Peut-etre pas trop mauvais
Belki bu o kadar da kötü değildi
Jamais plus je ne te dirai:
Artık asla sana seslenmeyeceğim
Salut, c'est encore moi!
Selam, işte yine ben
Salut, comment tu vas?
Selam, nasılsın
Le temps m'a paru tres long
Zaman çok uzun göründü bana
Loin de la maison j'ai pense a
Twitter'dan Takip Et
Facebook'tan Takip Et
Anasayfaya Dön/Homepage
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)