9 Şubat 2014 Pazar

Birsen Tezer - Değirmenler




Akustik:

          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Şarkı Sözü: 

Zaman düşer ellerimden yere 
Oradan tahta boşa 
Saatler çalışır izinsiz 
Hep bir sonraya 

Resimler sararır güneşsizlikten 
Duygular değişir 
Dostlar dağılır dört bir yana 
Kendi yollarına 

Ve sen ben 
Değirmenlere karşı bile bile 
Birer yitik savaşçı 
Akarız dereler gibi denizlere 
Belki de en güzeli böyle 

Uçurtma uçar sözlüğümden 
Geri gelmeyecek bir kuş 
Yaşanmamış kırıntılar 
Sadece bir düş 

Ve sen ben 
Değirmenlere karşı bile bile 
Birer yitik savaşçı 
Akarız dereler gibi denizlere 
Belki de en güzeli böyle

                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

Jason Mraz - Bella Luna




Live/Canlı:

Live/Canlı:

 Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Lyrics ve Türkçe Çeviri:

Mystery the moon 
Ayda gizem 
A hole in the sky 
Gökyüzünde bir delik 
A supernatural nightlight 
Doğaüstü bir gece ışığı 
So full but often right 
Oldukça dolu fakat genelde sağda 
A pair of eyes, a closin' one, 
Bir çift göz,bir tanesi kapanıyor 
A chosen child of golden sun 
Altın güneşin seçilmiş çocuğu 
A marble dog that chases cars 
Duygusuz bir köpek arabaları takip ediyor 
To farthest reaches of the beach and far beyond into the swimming sea of stars 
Sahilin en uzak alanlarına ve yıldızların yüzdüğü denizin içinin çok ötesine doğru 
A cosmic fish they love to kiss 
Bir kozmik balık, onlar öpmeyi sever 
They're giving birth to constellation 
Onlar takım yıldızını meydana getiriyor 
No riffs and oh, no reservation. 
Hiç seçenek yok oh, hiç şart yok 

If they should fall you get a wish or dedication 
Eğer onlar düşmelilerse, sen bir dilek ya da ithaf almalısın 
May I suggest you get the best 
Sana öneririm ki en iyisini al 
For nothing less than you and I 
Hiç birşey için sen ve benden daha az 
Let's take a chance as this romance is rising over before we lose the lighting 
Hadi şansı yakalayalım bu aşk yukarıya doğru yükselirken biz 
ışıklandırmayı kaybetmeden önce. 
Oh bella bella please 
Oh bella bella lütfen 
Bella you beautiful luna 
Bella seni güzel ay 
Oh bella do what you do 
Do do do do do 
Oh bella ne yaparsan yap yap yap... 

You are an illuminating anchor 
Sen ışık verici bir derneğin 
Of leagues to infinite number 
sonsuz sayılarına güven kaynağısın
Crashing waves and breaking thunder 
Dalgalara çarpıyorsun ve gök gürültüsünü kırıyorsun 
Tiding the ebb and flows of hunger 
Deniz çekilmesinde akıntıyla yüzüyorsun ve bir şey yemeyi arzuluyorsun 
You were dancing naked there for me 
Benim için çıplak dans ediyordun orada 
You expose all memory 
Bütün hafızamı ifşa edersin 
You make the most of boundary 
Sınırın en tepesini yaparsın 
You're the ghost of royalty imposing love 
Sen krallığın hayaleti görkemli aşksın 
You are the queen and king combining everything 
Sen herşeyi birleştiren kral ve kraliçesin 
Intertwining like a ring around the finger of a girl 
Birbirine sarıyorsun bir kızın parmağının etrafındaki yüzük gibi 
I'm just a singer, you're the world 
Ben sadece şarkıcıyım, sen dünyasın 
All I can bring you 
Sana bırakabileceğim her şey 
Is the language of a lover 
Bir aşığın edebiyatıdır. 
Bella luna, my beautiful, beautiful moon 
Bella ay, güzelim, güzel ay 
How you swoon me like no other 
Beni nasıl kendimden geçirdin diğerlerine benzemeden 


May I suggest you get the best 
Of your wish may I insist 
Sana dileğinin en iyisini almanı önerebilir miyim 
That no contest for little you or smaller I 
Israr edebilir miyim küçük sen yada daha küçük ben için hiç yarışma olmadığı konusunda 
A larger chance happened, all them they lie 
Daha büyük bir şans oldu, onların hepsi onlara yalan söyler 
On the rise, on the brink of our lives 
Yükselişte,hayatlarımızın kıyısında 
Bella please 
Bella lütfen 
Bella you beautiful luna 
Bella seni güzel ay 
Oh bella do what you do 
Oh bella ne yaparsan yap 
Bella luna, my beautiful, beautiful moon 
Bella ay, güzelim, güzel ay 
How you swoon me like no other, oh oh oh 
Beni nasıl kendimden geçirdin diğerlerine benzemeden

                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

7 Şubat 2014 Cuma

Portishead - Wandering Star




Live/Canlı:

 Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Lyrics ve Türkçe Çeviri:

Please could you stay awhile to share my grief? 
Lütfen, Kederimi paylaşmak için bir süre kalabilir misin? 
For its such a lovely day. 
Çünkü bu çok güzel bir. 
To have to always feel this way. 
Herzaman bu şekilde hissetmek zorunda olmak. 
And the time that I will suffer less. 
Ve o zaman daha az acı çekeceğim. 
Is when I never have to wake. 
O zaman asla uyanmak zorunda olmam. 

Wandering stars, for whom it is reserved. 
Burası başıboş dolaşan yıldızlar için ayrılmış. 
The blackness of darkness forever. 
Kötülüğün karanlığı, ebediyen. 
Wandering stars, for whom it is reserved. 
Burası başıboş dolaşan yıldızlar için ayrılmış. 
The blackness of darkness forever. 
Kötülüğün karanlığı, ebediyen. 

Those who have seen the needles eye, now tread. 
İğneli bakışları gördüler, şimdi yürü. 
Like a husk, from which all that was, now has fled. 
Kabuk gibi, bütün bu şeylerden şimdi kaçtı. 
And the masks, that the monsters wear. 
O maskeler, canavarların giydiği o maskeler.

To feed, upon their prey. 
Beslemek, onların avlarının üzerinde. 

Wandering stars, for whom it is reserved. 
Burası başıboş dolaşan yıldızlar için ayrılmış. 
The blackness of darkness forever. 
Kötülüğün karanlığı, ebediyen. 
Wandering stars, for whom it is reserved. 
Burası başıboş dolaşan yıldızlar için ayrılmış. 
The blackness of darkness forever. 
Kötülüğün karanlığı, ebediyen. 

always doubled up inside. 
Içinde sürekli çiftleşiyor. 
Take awhile to share my grief. 
Kederimi paylaşmak için biraz zaman ayır. 
always doubled up inside. 
Içinde sürekli çiftleşiyor. 
Taunted, cruel... 
Alay edilmiş, zalim... 

Wandering stars, for whom it is reserved. 
Burası başıboş dolaşan yıldızlar için ayrılmış. 
The blackness of darkness forever. 
Kötülüğün karanlığı, ebediyen. 
Wandering stars, for whom it is reserved. 
Burası başıboş dolaşan yıldızlar için ayrılmış. 
The blackness of darkness forever. 
Kötülüğün karanlığı, ebediyen.

                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

Sade - The Moon And The Sky


Live/Canlı:

          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Lyrics ve Türkçe Çeviri:

I was the one
Tek kişi bendim
I who could pull in all the stars above
Bütün yıldızları yukarıda tutabilen
Lay them on your feet
Onları ayaklarına seren
And I gave you my love

Ve sana aşkımı verdim
You are the one that got me started
Sen beni başlatan tek insansın
You could have let me
Sen izin verebilirdin
Love anyone but i only wanted you
Birine aşık olmama ama ben sadece seni istedim
So why did you make me cry
Öyleyse neden beni ağlattın
Why didn't you come get me one last time
Neden bana son bir kez gelmedin

You'll always know the reason why
Sen her zaman nedenini bileceksin
We could have had the moon and the sky
Aya ve gökyüzüne sahip olabilirdik
You'll always know the reason why this love
Bu aşkın nedenini her zaman bileceksin
Reason why this love
Bu aşkın nedenini
Ain't gonna let you go
Asla gitmene izin vermem

You lay me down and left me for the lions
Sen beni uyuttun ve aslanlara bıraktın
A long, long time ago
Çok, çok zaman önce
You left me there dying
Orada ölmem için bıraktın
But you'll never let me go
Ama asla gitmeme izin vermeyeceksin

You'll always know the reason why
Sen her zaman nedenini bileceksin
We could have had the moon and the sky
Aya ve gökyüzüne sahip olabilirdik
You'll always know the reason why this love
Bu aşkın nedenini her zaman bileceksin
Reason why this love
Bu aşkın nedenini
Ain't gonna let you go
Asla gitmene izin vermeyeceğim

You'll always know the reason why
Sen nedenini her zaman bileceksin
The song you heard
Duyduğun şarkı
Will stay on your mind
Aklında kalacak
It ain't gonna let you go, no
Gitmene izin vermeyecek, hayır
'cos you were the moon
Çünkü sen aydın
And I the endless sky
Ve ben sonsuz gökyüzü

You'll always know the reason why
Her zaman nedenini bileceksin
We could have had the moon and the sky
Aya ve gökyüzüne sahip olabilirdik
You'll always know the reason why this love
Bu aşkın nedenini her zaman bileceksin
Reason why this love
Bu aşkın nedenini
Ain't gonna let you go
Gitmene izin vermeyeceğim
Ain't gonna let you go
Gitmene izin vermeyeceğim
You had the keys to the car
Arabanın anahtarlarına sahiptin

You had every star
Her yıldıza sahiptin
Every one of them twinkling
Parıldayan her birine
Baby what were you thinking
Bebeğim ne düşünüyordun
We had the moon and the sky above
Aya ve yukarıdaki gökyüzüne sahiptik
And I gave you my love
Ve ben sana aşkımı verdim

                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

6 Şubat 2014 Perşembe

Emily Wells - Becomes the Color




Live/Canlı:

          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Lyrics ve Türkçe Çeviri:

I became the color 
I become the daughter and the son 
When the feast is over 
Welcome to another one

Bir renk oldum 
Kız ve oğlan çocuk oldum 
Şölen bittiğinde 
Hoşgeldin diğer yanım 

Lay my body down down 
Down upon the water 
Wrapped up in the clothes of my mother and my father 
O this is longing
I want to be complete 
I was waiting round in a little jump seat 
I had a hunger 
A mouthful of interludes 
You'll do anything just to get rescued 
I had longing 
Isn't that the key 
Take take taste taste sweet 
They said I'd gone south 
I'd gone asunder 
They don't know hunger or what I been under 
They were all laughing 
Thought i was debris 
I was just free 

Vücuduma saklan 
Su üzerinden ak 
Annemin ve babamın kıyafetlerine büründüm 
Bu bir özlem 
Tamamlamak istiyorum 
Küçük bir straponten içinde yuvarlanarak bekliyorum 
Açtım 
Ağız dolusu bir fasıl 
Hiçbirşey yapmayacaksın kurtulmak için 
Özlemim vardı 
Bu anahtar değil mi 
Tatlılığın tadına var 
Güneye gittiğimi söylediler 
Ben parçalara ayrıldım 
Onlar açlığı ya da ne altında olduğumu bilmiyorlar 
Onlar hep kahkaha atıyorlardı 
Moloz olduğumu düşündüler 
Ben sadece özgürdüm 

We were ready to behave 
But there's no freedom 
Without no cage 

Davranmaya hazırdık 
Ama özgürlük yok 
Hiçbir kafes olmadan 

Whatever you think you've become 
Don't worry bout it dear it's where you come from. 

Her ne olmayı düşünüyorsan 
Merak etme canım zamanında nerden geldiğini 

O no no, save me from my misery 
There's no such, thing as living comfortably 
There's no such, thing as going home 
I'm not formed of myself alone 
All the other others they'll just fade to black 
When you think you have me's when i don't look back 
Keep on laughing, callin' after me 
Keep on laughin', I'm just free 

O hayır hayır, beni ızdıraptan kurtar 
Rahat yaşamak gibisi yok 
Eve gitmek gibisi yok 
Ben yalnızlığımla bütünleşmedim 
Tüm diğer diğerleri siyah ekranla son bulacak 
Benim olduğunu düşündüğünüzde, geriye bakmadığımda 
Gülmeye devam edin arkamdan seslenerek 
Gülmeye devam edin, ben sadece özgürüm 

We were ready to behave 
But there's no freedom 
Without no cage 

Davranmaya hazırdık 
Ama özgürlük yok 
Hiçbir kafes olmadan 

Whatever you think you've become 
Don't worry bout it dear it's where you come from. 

Her ne olmayı düşünüyorsan 
Merak etme canım zamanında nerden geldiğini

                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage