9 Temmuz 2013 Salı

İmamyar Hasanov & Nermine Memmedova - Ay ışığında






          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Şarkı Sözü: 

Men seni gördüm ay ışıqında
Könlümü verdim ay ışıqında
Tez geldi hicran ayrıldıq heman
Ay ışıqında ay ışıqında
Tez geldi hicran ayrıldıq heman
Ay ışıqında ay ışıqında

Olmasa hasret
Gülsün mehebbet ay ışıqında

Gene gel bize duraq üz üze
Ay ışıqında ay ışıqında
Gene gel bize duraq üz üze
Ay ışıqında ay ışıqında

Ay ay ay..


                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

One Republic - Apologize




Live/Canlı:

Acoustic:
          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Lyrics ve Türkçe Çeviri:

I'm holding on your rope
Seni halatlarından tutuyorum

Got me ten feet off the ground
Yerden on adım yükseldim 


And I'm hearing what you say
Ve ne söylediğini duyuyorum 

But I just can't make a sound
Ama ses çıkaramıyorum

You tell me that you need me 
Bana ihtiyacın olduğunu söylüyorsun

Then you go and cut me down
Sonra gidiyor ve beni deviriyorsun

But wait...
Ama bekle... 

You tell me that you're sorry
Bana üzgün olduğunu söylüyorsun

Didn't think I'd turn around and say..
Dönüp de sana şöyle söyleyeceğimi düşünmedin mi

That it's too late to apologize, it's too late
Özür dilemek için çok geç, çok geç

I said it's too late to apologize, it's too late
Özür dilemek için çok geç dedim, çok geç

I'd take another chance, take a fall, take a shot for you
Bir şansım daha olurdu, düşerdim, sana bir el ateş ederdim

And I need you like a heart needs a beat
Ve kalbin atışa ihtiyacı olduğu gibi sana ihtiyacım var şimdi

(But that's nothing new)
(ama bu yeni bir şey değil)
Yeah yeah

I loved you with a fire red, now it's turning blue
Seni harlı bir ateş gibi sevdim, ama şimdi o ateş sönüyor

And you say
Ve diyorsun ki

Sorry like the angel heaven let me think was you
Üzgünüm, seni bir melek, bir cennet gibi düşüneyim 

But I'm afraid
Ama üzgünüm

That it's too late to apologize, it's too late
Özür dilemek için çok geç, çok geç

I said it's too late to apologize, it's too late
Özür dilemek için çok geç dedim, çok geç
Woahooo woah

That it's too late to apologize, it's too late
Özür dilemek için çok geç, çok geç

I said it's too late to apologize, it's too late
Özür dilemek için çok geç dedim, çok geç

I said it's too late to apologize, yeah yeah
Özür dilemek için çok geç dedim 

I said it's too late to apologize, a yeah
Özür dilemek için çok geç dedim

I'm holding on your rope
Seni halatlarından tutuyorum

Got me ten feet off the ground
Yerden on adım yükseldim


                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

Jehan Barbur - Eskiden



Akustik:

          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Şarkı Sözü:

Yeniden olur mu
Çocuk olunur mu
Eskisi gibi güvenle durulur mu

Yeniden olur mu
Masum olunur mu
Eskisi gibi huzurla durulur mu

Eskiden bir pencerede beklerken
Eskiden hala suskun ve çocukken
Eskiden basit bir oyunda düşerken
Büyümek hiç aklımda yokken

Dünyamda büyüktü masa ve sandalye
Odamda püsküllü sarı bir lamba

Böyle, çarçabuk, aniden, birden
Sanki yokmuşum, tokmuşum
Birden

Eskiden bir pencerede dururken
Eskiden basit bir oyunda gülerken
Büyümek hiç aklımda yokken

Böyle, çarçabuk, aniden
Birden


                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

Passenger - Let Her Go




Live/Canlı:

          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Lyrics ve Türkçe Çeviri:

Well you only need the light when it's burning low
Işığa yalnızca güneş ışığı düşük olduğunda ihtiyacın olur
Only miss the sun when it starts to snow
Ve güneşi, yalnızca kar yağmaya başladığında özlersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın 


Only know you've been high when you're feeling low
Kendini mutsuz hissettiğin dönemlerde yüksek olduğunu bilirsin 
Only hate the road when you're missin' home
Evi özlediğin zaman yalnızca yoldan nefret edersin 
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini, yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın 
And you let her go
Gitmesine izin verdiğinde 

Staring at the bottom of your glass
Camının dibinde bakakalırsın 
Hoping one day you'll make a dream last
Ve bir gün bu rüyanın uzun süreceğini umarak 
But dreams come slow and they go so fast
Ancak rüyalar yavaş gelir ve hızlı giderler 

You see her when you close your eyes
Onu, yalnızca gözlerini kapattığınde görürsün 
Maybe one day you'll understand why
Belki bir gün nede olduğunu anlarsın 
Everything you touch surely dies
Dokunduğun herşey elbet bir gün ölecek

But you only need the light when it's burning low
Ama ışığa, yalnızca güneş ışığı düşük olduğunda ihtiyacın olur
Only miss the sun when it starts to snow
Ve güneşi, yalnızca kar yağmaya başladığında özlersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın

Only know you've been high when you're feeling low
Kendini mutsuz hissettiğin dönemlerde yüksek olduğunu bilirsin
Only hate the road when you're missin' home
Evi özlediğin zaman yalnızca yoldan nefret edersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini, yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın
And you let her go
Gitmesine izin verdiğinde

Staring at the ceiling in the dark
Karanlıkta tavana bakaduruyorsun
Same old empty feeling in your heart
Kalbinde o eski bilindik boş his
'Cause love comes slow and it goes so fast
Çünkü aşk çok yavaş gelir ve hızlı bir şekilde gider

Well you see her when you fall asleep
Onu, uyuyakaldığında görürsün
But never to touch and never to keep
Ancak hiç dokunmaz hiç tutmazsın
'Cause you loved her too much
Çünkü onu o kadar sevmişsindir ki
And you dived too deep
Derinlere dalmışsındır

Well you only need the light when it's burning low
Işığa yalnızca güneş ışığı düşük olduğunda ihtiyacın olur
Only miss the sun when it starts to snow
Ve güneşi, yalnızca kar yağmaya başladığında özlersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın

Only know you've been high when you're feeling low
Kendini mutsuz hissettiğin dönemlerde yüksek olduğunu bilirsin
Only hate the road when you're missin' home
Evi özlediğin zaman yalnızca yoldan nefret edersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini, yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın

And you let her go
Ve onun gitmesine izin verirsin
And you let her go
Ve onun gitmesine izin verirsin
And you let her go
Ve onun gitmesine izin verirsin

Cause you only need the light when it's burning low
Çünkü yalnızca güneş ışığı düşük olduğunda ihtiyacın olur
Only miss the sun when it starts to snow
Ve güneşi, yalnızca kar yağmaya başladığında özlersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın

Only know you've been high when you're feeling low
Kendini mutsuz hissettiğin dönemlerde yüksek olduğunu bilirsin
Only hate the road when you're missin' home
Evi özlediğin zaman yalnızca yoldan nefret edersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini, yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın

Cause you only need the light when it's burning low
Çünkü ışığa yalnızca güneş ışığı düşük olduğunda ihtiyacın olur
Only miss the sun when it starts to snow
Ve güneşi, yalnızca kar yağmaya başladığında özlersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın

Only know you've been high when you're feeling low
Kendini mutsuz hissettiğin dönemlerde yüksek olduğunu bilirsin
Only hate the road when you're missin' home
Evi özlediğin zaman yalnızca yoldan nefret edersin
Only know you love her when you let her go
Ve onu sevdiğini, yalnızca gitmesine izin verdiğinde anlarsın

And you let her go
Ve onun gitmesine izin verirsin


                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage

The Cure - Pictures Of You




Live/Canlı:

          Tüm Paylaşımları Twitter'dan ve Facebook'tan Takip Et

Lyrics ve Türkçe Çeviri:

I've been looking so long at these pictures of you
Öyle uzun süredir senin bu resimlerine bakmaktayım ki
That I almost believe that they're real
Neredeyse gerçek olduklarına inanıyorum
I've been living so long with my pictures of you
Senin bendeki resimlerinle öyle uzun süredir yaşıyorum ki
That I almost believe that the pictures are
Neredeyse inanıyorum bu resimlerin

All I can feel
Tüm hissedebildiğim olduğuna
Remembering
Hatırlıyorum
You standing quiet in the rain
Seni yağmurda sessizce dururken
As I ran to your heart to be near
Ben kalbine yakın olmak için koştum
And we kissed as the sky fell in
Ve biz öpüştük gökyüzü yıkıldı
Holding you close
Seni yakın tutuyorken
How I always held close in your fear
Nasıl hep yakın tuttum senin korkunda
Remembering
Hatırlıyorum
You running soft through the night
Seni gecenin içine yumuşakça koşarken
You were bigger and brighter and whiter than snow
Sen daha büyük ve daha parlak ve daha beyazdın kardan
And screamed at the make-believe
Ve çığlık attın yalandan
Screamed at the sky
Çığlık attın gökyüzüne
And you finally found all your courage
Ve sonunda tüm cesaretini buldun
To let it all go
Herşeyi bırakmak için

Remembering
Hatırlıyorum
You fallen into my arms
Seni kollarıma düşen
Crying for the death of your heart
Kalbinin ölüşü için ağlayan
You were stone white
Sen kaya beyazıydın
So delicate
Öyle narindin
Lost in the cold
Soğukta kayıptın
You were always so lost in the dark
Sen hep karanlıkta öyle kayıptın
Remembering
Hatırlıyorum
You how you used to be
Senin nasıl olduğunu
Slow drowned
Yavaşça boğuldun
You were angels
Sen meleklerdin
So much more than everything
Herşeyden öyle çok fazlaydın
Hold for the last time then slip away quietly
Son kez tuttum sonra sessizce kaydın
Open my eyes
Gözlerimi açıyorum
But I never see anything
Ama asla bir şey görmüyorum

If only I'd thought of the right words
Keşke doğru sözcükleri düşünebilseydim
I could have held on to your heart
Kalbine tutunabilseydim
If only I'd thought of the right words
Keşke doğru sözcükleri düşünebilseydim
I wouldn't be breaking apart
Bölmeyecektim
All my pictures of you
Senin bendeki tüm resimlerini

Looking so long at these pictures of you
Öyle uzun süredir senin bu resimlerine bakıyorum
But I never hold on to your heart
Ama kalbine asla tutunamadım
Looking so long for the words to be true
Doğru olacak sözcükleri öyle uzun süredir arıyorum
But always just breaking apart
Ama daima sadece bölüyorum
My pictures of you
Senin bendeki resimlerini

There was nothing in the world
Bu dünyada hiçbirşey yoktu
That I ever wanted more
Daha fazla istediğim
Than to feel you deep in my heart
Seni kalbimin derinliklerinde hissetmekten çok
There was nothing in the world
Bu dünyada hiçbirşey yoktu
That I ever wanted more
Daha fazla istediğim
Than to never feel the breaking apart
Bölmeyi asla hissetmemekten daha çok
All my pictures of you
Senin bendeki tüm resimlerini


                                 Twitter'dan Takip Et

                                Facebook'tan Takip Et

                           Anasayfaya Dön/Homepage